Haberleşme
teknolojilerindeki gelişmeler ve
internet'in iş dünyasına girmesi ile
birlikte, artık dünya pazarına mal ve
hizmet satmak için birçok ülkede şube
açmak, eleman bulundurmak, satış ve depo
hizmetleri sunmak gerekmiyor. Firmalar
ürün ve hizmetlerinin özelliklerini,
rekabet avantajlarını ve fiyatlarını
internet üzerinde açacakları sanal
işyerine koyup burdan tanıtım ve satış
yapabiliyorlar. Tüm bunları yapabilmek
için ise kendilerinin eleman
bulundurması ve yatırım yapması
gerekmiyor. Artık ülkemizde de birçok
firma bu tür hizmetleri kendi internet
bağlantıları ve bilgisayarları ile bir
hizmet olarak kullanıma açıyor.
Yapılacak tek şey bu firmalar arasında
kendilerine en uygun olanını seçmek ve
onların istedikleri, ürün ve hizmet
bilgisi, fiyat listesi, teslimat
şartları, resim, grafik gibi detayları
iletmek olacaktır.
Günümüzde
herkes internet üzerinde bir şeyler
yapmaya çalışıyor, bu durumda hangi
kuruluşla işbirliği yapılacağı çok önem
kazanıyor. Bilindiği gibi geçmiş bir yıl
içinde birçok internet firması yanlış
kurulan iş modelleri yüzünden çalışmaya
başladığından kısa bir süre sonra
projelerini durdurma noktasına geldiler.
Bu nedenle işbirliği yapılacak firma
seçiminde dikkatli olmak gerekiyor.
Örneğin, firmanın yapısından, finans
durumuna ve hatta iş planına (yani ne
şekilde gelir elde edeceği) kadar
incelemek gerekiyor. Ayrıca verilecek
hizmetler içinde danışmanlık, eğitim
gibi unsurlar olup olmadığı
araştırılmalı, verilen hizmetleri
desteklemek için sorumlu bir yardım
masası ve çağrı merkezi varlığı
sorgulanmalıdır. Böyle bir hizmetin
pazarlama kısmı çok önemli olduğundan
açılacak sanal pazaryerinin uluslararası
iş yerleri ve sanal pazaryerleri ile
ilişkisi seçim için en önemli kriter
olmalıdır. Ayrıca sanal
pazaryerinin
içinde finansal işlemlerin yapılacağı
finansman araçları, sevkiyat ve teslimat
hizmetlerinin entegre yapılabileceği
olanaklar araştırılmalıdır.
Internet
üzerinden yapılacak tanıtım ve satış
faaliyetleri için firma seçimi yapmaktan
daha önemlisi elbette firmanın kendisi
için belirlemesi ve yönetiminin
benimsemesi gereken e-vizyonudur. Kısaca
e-vizyon; firmanın aktivitelerini
elektronik iş ortamına taşıması için
oluşturacağı şirket vizyonu olacaktır.
Vizyon oluştururken öncelikle hangi
aktivitelerin, ne zaman, nasıl ve hangi
stratejik iş ortağı ile elektronik iş
ortamına taşınması gerektiği rekabet
şartlarına bakılarak oluşturulmalıdır.
Bu vizyonun firma bünyesinde sağlıklı
bir şekilde hayata geçirilebilmesini
temin etmek üzere, bir e-yönetici
atanmalıdır. E-yönetici firmanın üst
düzey yöneticisi olmak zorundadır,
böylece firma kendisi için en uygun
e-aksiyon planını oluşturup harekete
geçebilir.
Dünya
ticaretinin küreselleştiği günümüzde,
artık e-iş ve e-ticarete geçilip
geçilmeyeceği değil, ne zaman ve ne
şekilde geçilmese gerektiği
tartışılmalıdır. Bu alanda geç kalan
firmalar ise rekabet trenini
kaçıracaklardır. Ülkemiz açısından
bakıldığında, henüz hiç kimse geç kalmış
değildir. Ancak önümüzdeki 6 ay içinde
binlerce firmanın bu konudaki
çalışmaları ortaya çıkacaktır. Öyleyse
bugünden itibaren iş planlarını e-iş
yapısına göre revize eden ve araştırmaya
başlayan için hala vakit var. |